Dış Ekonomik Bağlantılar Heyeti (DEİK) Lideri Nail Olpak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açıkladığı Orta Vadeli Programa ilişkin yazılı değerlendirmede bulundu.
Olpak, değerlendirmesinde şunları kaydetti:
“Bugün Cumhurbaşkanımız ve Başkan Yardımcımızın açıkladığı Orta Vadeli Program öncesinde iş dünyası olarak öncelikli beklentimiz öngörülebilirlikti. Önümüzdeki 3 yılı kapsayan bu yeni yol haritasını değerlendirdiğimizde, hazırlanan planın tüm kesimlere öngörülebilirlik sağlaması bizi oldukça memnun ediyor. Ayrıca programın ana hatlarına baktığımızda her zaman dile getirdiğimiz istikrar ve güven ortamının sürdürülmesi adına Türk iş dünyasının ekonomimizin ve ticaretimizin geleceğine olumlu katkı sağlayacağını görüyoruz. .
“Ufuk açıcı bir yol haritasının olduğunu görüyoruz”
Orta Vadeli Programlar kamu kurumları için bağlayıcı olmakla birlikte, özel sektör için de yol gösterici niteliktedir. Bugün açıklanan OVP’nin özel branş için geleceği planlama açısından ufuk açıcı bir yol haritası olduğunu görüyoruz.
Programın hazırlık aşamasında DEİK olarak başta Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz olmak üzere sürece katkı sağlayan tüm Bakanlarımızla ön plana çıktık. Kendileriyle yaptığımız görüşmelerde programdan beklentilerimizi, öncelikli konularımızı ve süreci hızlandıracak acil analiz önerilerimizi aktardık. İş dünyamızın fikirlerinin bu kadar geniş bir kapsamda kabul görmesinden memnuniyet duyuyoruz ve görüşlerimizin yeni OVP’ye yansımasını da memnuniyet verici buluyoruz.
“Sosyal adalet ve refahın güçlendirilmesine yönelik hedefler de son derece olumlu”
Kısa vadede en değerli meselemizin enflasyonu ve cari açığı düşürmek, makroekonomik istikrarı sağlamak olduğunun bilincindeyiz. Ayrıca orta vadede sarsılan bölgemizin kalkınması başta olmak üzere yapısal dönüşümlerle ekonomimizin rekabet gücünü artırmaya ve uzun vadeli büyüme trendini yatırımla desteklemeye yönelik politika tedbirlerinin alındığını görmek son derece olumlu, üretim, istihdam ve ihracat odaklı olmak ve bu politikalarla sosyal adaleti ve refahı güçlendirmek.
Sayısal olarak baktığımızda hem birbiriyle dengeli hem de iş ve ekonomi dünyamızın iddialarıyla paralellik taşıdığına şahit olduk ki bu da programın gerçekçi bir yaklaşımla hazırlandığının en değerli göstergesi.
Önümüzdeki üç yılda yapmamız gereken, OVP çerçevesinde planlanan aksiyonları kararlılıkla hayata geçirmek ve takip etmektir. Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) olarak Türk iş dünyamız ve özel bölümümüz adına her zaman olduğu gibi üzerimize düşen tüm sorumlulukları eksiksiz yerine getirmek için küresel ölçekteki çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
İKMİB Lideri Adil Pelister: “OVP, iş dünyasına en çok önem verdiğimiz öngörülebilirlik konusunda önemli bir yol haritası sunuyor”
İstanbul Kimyevi Elementler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) İcra Kurulu Lideri Adil Pelister, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından bugün açıklanan Orta Vadeli Programa ilişkin yazılı değerlendirmede bulundu.
Pelister değerlendirmesinde şunları söyledi:
“Bugün Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan Orta Vadeli Programın ülkemize ve iş dünyamıza hayırlı olmasını diliyorum. 2024-2026 yıllarını kapsayan üç yıllık makroekonomik politikaları içeren OVP, iş dünyası için en çok önem verdiğimiz öngörülebilirlik konusunda değerli bir yol haritası sunuyor. Büyüme ve ticaret, beşeri sermaye ve istihdam, fiyat istikrarı ve finansal istikrar, kamu maliyesi, afet yönetimi, güvenlik ve güvenlik olmak üzere 7 öncelikli yapısal alanda uygulanacak politikalarla güven ve istikrarın sağlanması yönünde değerli bir adım atılmasını önemsiyoruz. yeşil ve dijital dönüşüm, iş ve yatırım ortamı.
İhracatçılarımızın beklentilerinin ortasında yatırım ortamının iyileştirilmesi, enflasyon farkının daraltılması, enflasyon ve faiz oranlarında istikrarın sağlanması ve finansmana erişimin kolaylaştırılması yer alıyor. Açıklanan OVP’nin kararlılıkla uygulanmasıyla bu beklentilerin karşılanacağına inanıyoruz.
Kimya bölümü ihracata çok önemli katkı sağlayan değerli bir parçamız. Kimya branşı, diğer 27 sektöre sağladığı katkı nedeniyle, sadece ihracatın gelişmesi açısından değil, mevcut yerli sanayinin gelişmesi açısından da güçlendirilmesi gereken en değerli branş olarak değerlendirilmelidir. Ülkemizin kalkınması, gelişmesi ve büyümesi için kimya sektörünün de gelişmesi ve büyümesi gerekiyor. Bunun için büyümemiz ve yeni yatırımlar yapmamız gerekiyor. Bu anlamda segmentimize yönelik takviye ve teşvikler bekliyoruz.
Ülkemizin kalkınmasına ve ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan ihracatın itici gücü kimya branşı olarak Cumhuriyetimizin 100. yılında hedeflerimize ulaşmak ve yeni rekorlar kırmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. .”
